Temsilî demokrasi
Temsili demokrasi, sınırları belirli bir alan içinde bulunan bireylerin, kendi iradeleriyle seçtikleri bir temsilci veya temsil grubunun aracılığıyla siyasi fikirlerini ve görüşlerini belirtmesi durumu.[1] Temsili demokrasi, gelişen ve hacimce artan toplulukların karmaşık bir yapıya dönüşmesi dolayısıyla bu bağlamda her bireyin doğrudan katılımıyla karar verilmesinin zor olması fikri üzerinde şekillenir. Bu her bireyin doğrudan katılımının mümkün olmaması durumu, karar verme mekanizmasında bir temsil fikrini ortaya atar.[1] Temsilcinin veya temsil grubunun nitelikleriTemsilci, kendisine vekalet veren bireylerin düşüncelerini ve kararlarını onların istekleri doğrultusunda belirtir.[2] Kendine ait ideolojiler yerine temsilcisi seçildiği toplumun fikirlerini sunar.[1] Ancak sorumlulukları sadece temsilciyi seçen kesim adına değil tüm millete-egemenliğin bölünemez ve bir bütün olarak değerlendirilmesi nedeniyle- aittir.[2] Temsil kavramında vekil ve vekalet ilişkisiBahsedilen düzende millet egemenliğin gerçek sahibidir ancak artan nüfus ve kompleks hale gelen topluluk nitelikleri nedeniyle bir temsil seçilmesi beklenir. Bu temsil kamusal özellik taşıyan siyasi vekalet yardımıyla bir vekile ya da parlamentoya teslim edilir. Bu bağlamda vekaleti veren taraf millet ve vekaleti alan taraf yani vekil ise meclistir.[2] Ancak sözü edilen vekaleti veren taraf ne de vekil grubu tek tek bireyler halinde değerlendirilmez. Millet bütün bir şekilde sahip olduğu egemenlik hakkını yine benzer şekilde bütün olarak devreder. Dolayısıyla seçmenler vekalet veren tarafın bir parçası ya da bir organı olmakla birlikte milletvekilleri de temsil kavramının ve meclisin bir organıdır.[2] Temsili demokrasinin tarihsel süreciBaşlangıçta, tam anlamıyla olmasa da temsili demokrasinin ilk aşamaları Roma İmparatorluğu döneminde görülür. Ancak dönemin demokratik hakları sınıf ayrımına bağlı şekillenir ve elitlerin haricinde kalan halkı kapsamaz. Benzer dönemlerde,Eski Hindistan’da da kast sistemi aracılığıyla oluşan sosyal sınıflandırmaya bağlı temsili demokrasiye yakın yapılanmalara rastlanır.[3] Yine tam olarak temsili demokrasi sayılmamakla birlikte İskandinav ülkelerinde veya İtalyan şehir devletlerinde seçimler ve buna bağlı meclisler yer alır.[3] Temsili demokrasi örneği olarak görülen alan İngiltere’deki İç Savaş ve Şanlı Devrim olarak bilinir. Bu yeni düzene göre insanların hepsinin parlamento içerisinde yer alamayacağı dolayısıyla insanların birer temsili olması gerektiği açıklanır. Benzer şekilde İngiltere’de kurulan ilk modern partilerde toplumdaki sorunların yönetilmesi konusunda bir temsil fikrine ulaşılır.[4] Asıl temsil veya meclis seçimlerinden biri, 1789 Fransız Devrimi aracılığıyla hazırlanan anayasada halkın bir parlamento seçeceği-iktidarın bir kısmı da krala aittir- ve bu seçim doğrultusunda kararlarının açıklanacağı bildirilir.[3] İkinci Dünya Savaşı sonrası yeni düşünceler temsili demokrasi fikrinin mantıklı olduğu yönündedir. Ancak yüzyılın sonlarında bu düşünce değerini kaybeder. Bunun en büyük nedeni olarak teknolojideki gelişmeler örnek verilir. Teknolojik ilerlemeler, karmaşık toplum yapısında doğrudan demokrasiyi zorlaştıran faktörü oldukça azaltır.Öncesinde, nüfus çokluğunun herkesin bireysel katılımı için elverişli olmadığı söylenirken teknolojik gelişmeler-mesaj alma ve mesaj verme gibi-yardımıyla bu sorun aşılabilir duruma gelir.[4] Yarı temsili demokrasiHalkın yasama faaliyetine katılmadığı ancak temsilcileri açıkça denetleyebildikleri bir temsili demokrasi yapısı.[2]
Ayrıca BakınızKaynakça
|