Said Halim Paşa
Said Halim Paşa, (Osmanlıca: سعيد حليم پاشا, 19 Şubat 1864, Kahire - 5 Aralık 1921, Roma[1]), 12 Haziran 1913 - 3 Şubat 1917 tarihleri arasında, fiili gücün İttihat ve Terakki ve özellikle de Talat Paşa - Enver Paşa - Cemal Paşa üçlüsü elinde olduğu bir dönemde sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır. Hayatıİlk yılları19 Şubat 1864 tarihinde Kahire'de doğdu. Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın dört oğlundan biri olan Mehmet Abdülhalim Paşa'nın oğludur. Said Halim Paşa, ilk ve orta tahsilini Kahire'de özel olarak yaptı, Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca öğrendi. Daha sonra İsviçre'de beş yıl siyasal bilgiler öğrenimi gördü. Memurluğu ve siyasi kariyeri1888'de Mîr-i Mîran rütbesi ile ve Mecîdî nişanı ile Şûra-yı Devlet (Danıştay) âzâsı oldu. Kendisine, 1889'da II. ve 1892'de I. rütbe Osmânî ve 1899'da murassa Mecîdî nişanı, 1900'de de Rumeli Beylerbeyi pâyesi verildi. 1908'de ise bulunduğu Şûrâ-yı Devlet âzâlığından kadro dışı bırakıldı, ancak aynı dönemde Belediye genel seçimlerinde Yeniköy Belediye Dairesi Reisliği'ne tayin olundu. Daha sonra Cemiyet-i Umumiye-i Belediye İkinci Reisliği, 1908'de de Âyân Meclisi âzâlığı yaptı. 23 Ocak 1912-23 Temmuz 1912 tarihlerinde Şura-yı Devlet Reisliği de kendisine verildi. 1912'de Reislikten çekildi. Bu sırada İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin Genel Sekreterliği'ne seçildi, Mahmut Şevket Paşa'nın sadrazamlığı sırasında 1913'te de ikinci defa Şûrâ-yı Devlet Reisliği'ne ve üç gün sonra Hariciye Nezareti'ne (Dışişleri Bakanlığı'na) atandı. Mahmut Şevket Paşa'nın 11 Haziran 1913'te öldürülmesinin ardından, önce vezirlik rütbesi verilerek Sadâret Kaymakamlığı'na, ertesi gün de (12 Haziran 1913) Sadrazamlık (Başbakanlık) makamına getirildi. 1913 Eylül'ünde, Bulgarlarla Edirne'nin Osmanlı Devleti'nde kalması ve Meriç nehri hudut olmak üzere sulh imzalanması hizmeti sebebi ile Padişah tarafından İmtiyaz Nişanı ile onurlandırıldı. Osmanlı Devleti 1914 yılında tarafsızlığının ihlal edilmesi nedeni ile I. Dünya Savaşı'na katıldı. Bu süreçte Almanya sefiri Baron Wangenheim ile Yeniköy'de Said Halim Paşa Yalısı'nda ittifak anlaşması imza edildi. 1915'te Hariciye Nazırlığı'ndan, 3 Şubat 1917'de Sadrazamlıktan çekildi (yerine Talat Paşa geçti). Mondros mütarekesinin imzalanmasından sonra Ermeni kırımında rol oynadığı suçlaması ile 10 Mart 1919'da tutuklandı ve 28 Mayıs 1919’da önce Limni'ye ardından Malta'ya sürüldü. Ankara Hükûmeti'nin İngilizlerle yaptığı 23 Ekim 1921 tarihli anlaşma gereğince serbest kaldığı 29 Nisan 1921'de İtalya'nın başkenti Roma'ya yerleşti.[2] Öldürülmesi6 Aralık 1921 akşamı araba ile otelinin kapısına geldiği sırada Arşavir Şıracıyan adlı bir Ermeni bir militanın silahlı saldırısına uğrayarak hayatını kaybetti. Cinayet günü katil tarafından anlatılanlara göre Said Halim Paşa kahvaltıdan sonra dostu Azmi Bey ile Capitol’deki müzeleri ziyaret ettikten sonra Guglielmo Fiori’nin idaresindeki arabayla eve döndü. Eve döndüğünde saat 17.35'ti. Azmi Bey ödemeyi yaparken kısa boylu, tıknaz, koyu renk giyinmiş biri arabaya yöneldi ve Said Halim Paşayı alnından tek el ateş ederek vurdu. Kovalamaca sonrası katil kaçarken hastaneye kaldırılan eski paşanın vefat ettiği öğrenildi.[3] Naaşı İstanbul'a getirildi, Yeniköy'deki yalısından alınarak 20 Ocak 1922 günü büyük bir törenle II. Mahmut Türbesi'nin bahçesine, babası Halim Paşa'nın yanına defnedildi.[2][4][5] Galatasaray Spor Kulübü ile ilişkisiTevfik Fikret'in ardından Galatasaray Spor Kulübü'nün hâmi Başkanlığını üstlenmiş, savaş şartlarında kulübün zarar görmemesini sağlamıştır.[6] Yayınlanmış Eserleri
İlgili eserler
Kaynakça
Dış bağlantılar
|