Nazım Kıbrısî
Mehmet Nâzım Âdil ya da halk arasında bilinen isimleriyle Nâzım Kıbrısî veya Şeyh Nâzım (d. 21 Nisan 1922, Larnaka, Kıbrıs - ö. 7 Mayıs 2014, Lefkoşa, KKTC), Kıbrıslı mutasavvıf. Nakşibendiliğin Hâkkânî kolunun kurucusudur. Hayatı1922 yılında Larnaka'da dünyaya geldi. 1940'larda İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi'nde öğrenim gördü. İstanbul'da bulunduğu süre içinde Nakşibendi şeyhi Süleyman Erzurûmî'ye intisab etti. Bir müddet sonra Süleyman Erzurûmî kendisini Şam'a, Abdullah Dağıstânî'nin yanına gönderdi. 1973'te Abdullah Dağıstânî'nin ölümünün ardından yerine geçti. Londra başta olmak üzere yurt dışı seyahatlerine başladı. Dünyanın birçok yerini gezip insanları Müslümanlığa davet ederek câmi, dergâh ve vakıf açtı.[1] Londra'nın kuzeyindeki St. Ann Road'da bulunan tekkenin arsası, Brunei Sultanı Hasan Bolkiah tarafından hibe edildiği söylenmektedir. Mehmet Nâzım Âdil, 7 Mayıs 2014'te akciğer ve böbrek yetmezliğine bağlı olarak Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde 92 yaşında öldü.[2][3] 2011 yılında oğlu Mehmet Âdil'in, halife olarak yerine geçip silsileyi devam ettireceğini ilan etmişti.[4] Arapça ezan davasıEzanın Arapça okunmasının yasak olduğu dönemde, Kıbrıs'a geri geldiği ilk gün şerefeye çıkıp Arapça ezan okumuş ve bunun üzerine bir hafta hapis yatmıştı. Serbest bırakılınca Lefkoşa'nın en büyük camisi Selimiye'nin şerefesine çıkıp tekrar Arapça ezan okumuş, bunun üzerine kendisine dava açılmıştı. Davayı beklerken Lefkoşa'nın köylerini gezip Arapça ezan okumaya devam etmişti. Hakkında 114 dava aynı zaman diliminde açılmış ve 100 yılı aşan bir süre mahkumiyeti gündeme gelmişti. Davaların duruşma gününe yakın, Adnan Menderes döneminde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ezanın Arapça okunmasını serbest bırakması üzerine hakkındaki davalar düşmüştü. Kıbrıs OlaylarıNazım Kıbrısî hakkında, Kıbrıs'ta 1960'lı yıllarda Türk-Rum çatışmaları baş gösterdiğinde Türklere "Malınızı mülkünüzü Rum'a satıp adayı terk edin!" şeklinde telkinlerde bulunduğu iddia edilmiştir.[5] Özel hayatı1941'de Emine Hanım ile evliliğinden dört çocuğu vardı. İyi derecede Türkçe, Arapça ve İngilizce biliyordu. Kaynakça
|