Lord Byron
George Gordon Byron (daha sonra Noel, 6. Baron Byron) FRS (22 Ocak 1788 - 19 Nisan 1824)[1] ya da daha bilinen adıyla Lord Byron, İngiliz şair ve Romantizm akımının önde gelen simalarındandı.[2][3] Byron kahramanı (İngilizce: Byronic hero) adı verilen tipleme, onun kişiliğinden esinlenilerek oluşturulmuştur. HayatıLondra'da soylu bir muhafız subayının oğlu olarak dünyaya gelen George Gordon Byron, doğumundan on yıl sonra Lord unvanını kazandı.[4] 13 yaşındayken Harrow'da eğitim almaya başladı[5] daha sonra da eğitimine Teslis Koleji'nde (Trinity College, Cambridge'de) devam etti. İlk şiir kitabı olan Aylaklık Saatleri'nde yer alan şiirlerini Cambridge'deyken kaleme aldı. Burjuva eleştirisinin reddi yolunda, İngiliz Saz Şairleri ve İskoç Eleştirmenler (English Bards and Scotch Reviewers) adlı eleştirel koşuklu risaleyi yazmasıyla tanındı. 1809'da Yakındoğu ve Güney Avrupa'ya geziye çıktı. 1811 yılına kadar devam eden bu geziden döndükten sonra dört ciltlik Kanto serisi ile Childe Harold'un Hac Seyahati adlı kitapları yazdı. Dokuz mısralı Spenser kıtalarıyla yazılmış bu kitabın lirik kahramanı İspanya, Yunanistan ve Arnavutluk'un özgürlük mücadelelerini yaşamış olup, toplumsal yoksulluk ile ulusal direnişin sebeplerini araştırır. Tarihi oluşturucu güçlerin millî bilinç üstündeki etkisini bildiği kadar, aristokratik-burjuva toplumla da uzlaşmaz bir zıtlık içinde bulunur. Byron, ezilen halka duyduğu yakınlığı 1809'da katıldığı Lordlar Kamarası'nda yaptığı konuşmalarda da dile getirmiş ve Ludditler ile İrlanda'daki durumun düzeltilmesinden yana çıkmıştır. Avrupa'da feodal-bağnaz gerici hareket yıllarında Byron'ın eserlerinde diyalektik çelişkilerin ortaya çıktığı görünür. Napoleon şiirlerinde Fransız İhtilâli'ni ideallerinden saptıktan sonra, eski Fransız İmparatorluğu'nun iktidarı kötüye kullanışını ortaya koymuş, öte yandan yazdığı bir dizi şiirde şaşkın ve yalnız başına insanlık meselesini çözmeye kalkışan ama giderilemez bir acı içinde kölelik dünyasının toplumsal adaletsizliğin ve halkın çektikleri karşısında yer alan lirik bir kahramanı vermiştir. Felsefî lirik manzum oyunları bu duruma örnek teşkil edecek niteliktedir. Siyasi ve ailevî sebeplerle, 1816'da, İngiltere'yi bir daha dönmemek üzere, terk eden Lord Byron, önce İsviçre'ye gitmiş ve orada Percy Bysshe Shelley ile tanışmıştır. Şair 1817'den itibaren Milano, Venedik, Ravenna ve Pisa'da yaşamıştır. Burada halk kurtuluş savaşına yakınlık gösteren Byron, İngiliz işçilerinin de ihtilalci mücadeleye geçmesi gerektiğine inanmış ve bu doğrultuda şairin bazı görevleri olduğunu savunmuştur. Thomas Moore'a yazılmış mektuplarda İngiliz işçilerine seslenmiştir. Ravenna'ya gittiğinde ihtilalci-demokrat Carbonari'nin yanında yer alan Byron, hareketin yenilgiye uğramasıyla birlikte Marino Faliero, Venedik Cumhuriyet Şefi ve Foscariler adlı siyasal oyunları yazmıştır. Don Juan adlı eseri eleştirel manzum roman olup İngiltere, Rusya ve Osmanlı Devleti'ndeki soyluların hayatı anlatılmaktadır. Gayesi bütün Avrupa soylularını bir sınıf ve kurum olarak damgalamak olan Byron'a göre kahraman ile dünya olmasa bile lirik kahraman ile toplumsal dış dünya karşı karşıyaydı.[6] 1810'da Byron, Çanakkale Boğazı'nı Avrupa tarafından Asya tarafına sadece yüzerek geçmiştir. Bu, açık su yüzme disiplinin kayıtlara geçmiş en eski örneğidir.[7] Byron'ın "Written After Swimming From Sestos To Abydos" (Sestos'tan Abydos'a Yüzmenin ardından Yazıldı) şiiri, adından anlaşılabileceği üzere bu olayla ilgilidir. Bryon'ın bu yüzüşünü anmak adına hâlâ Çanakkale Boğazı'nda yıllık yüzme yarışları yapılır.[8][9] Sıkı bir filhelenist olan Lord Byron, 1823 yılında Yunanların Osmanlılara karşı isyanlarına bizzat katılmak gayesiyle Yunanistan'a giden Lord Byron, ateşli bir hastalığa yakalandığı için savaşa katılamadan ölmüştür. Yine de onun bu isyanlardaki katkıları, Yunan halkının Byron'ı bir halk kahramanı saymasını sağlamıştır. Shelley'le birlikte İngiliz edebiyatının romantik ihtilalcileri arasında yer alan Lord Byron'ın eserlerinde görünen şiddetli çelişkiler ve burjuva-yurtsever tavrı, halk kitlelerine duyduğu yakınlık ve feodal bağnazlığa karşı düşmanlığı ile anarşist-ferdiyetçi tutumu ve derinden kötümser arasındaki çelişkiden kaynaklanır. Şair olarak dünya çapında ün kazanan Byron'ın yaşadığı dönemde ünü İngiltere sınırlarını aşmış, Rus ve Yunan edebiyatları üstünde etkiler bırakmıştır. Ayrıldığı eşinden olma kızı Ada Byron (Lady Lovelace) bilgisayar biliminin kurucuları arasında gösterilen bir matematikçi olmuştur. Rowing in the Wind (1988) BAFTA ve Golden Globe ödüllü aktör Hugh Grant tarafından canlandırılmaktadır. EserleriŞiir
Oyun
Roman
Gezi kitapları
Kaynakça
|