Edward Carpenter
Edward Carpenter, İngiliz sosyalist bir şair, filozof, antolojist ve homoseksüel haklarını savunan bir militandı.[1] Şair ve yazar olan Rabindranath Tagore’ın yakın arkadaşı ve Walt Whitman’ın da arkadaşıydı. Edward Carpenter birçok ünlü isimle mektuplaştı. Annie Besant, Isadora Duncan, Havelock Ellis, Roger Fry, Mahatma Gandhi, Keir Hardie, J. K. Kinney, Jack London, George Merrill, E. D. Morel, William Morris, Edward R. Pease, John Ruskin ve Olive Schreiner gibi isimler tarafından yanıt aldı.[2] Bir filozof olarak yayınladığı “Medeniyet, Sebepleri ve Tedavisi” ve uygarlığın insanların geçirdiği bir çeşit hastalık olduğunu savunmasıyla bilinirdi.[3][4] Çocukluğu ve gençliğiCinsel özgürlüklerin ilk savunucularından olan D.H Lawrence ve Sri Aurobindo’nun da üzerinde etkili olmuştur. Ayrıca E.M Foster’ın romanı Maurice’ye ilham kaynağı olmuştur. Sussex, Hava’da doğan Carpenter, babasının vali olarak görev yaptığı Brighton College’da eğitim gördü. Carpenter’ın kardeşleri Charles, George ve Alfred de bu okula gidiyordu. 10 yaşına geldiğinde, piyanoya yeteneği olduğu ortaya çıktı. Akademik başarısı, gençliğinde nispeten ortaya geç çıktı. Ama bu Cambridge, Trinity Hall’da yer almak için yeterliydi. Buradayken erkekler için duygularını keşfetmeye başladı.[5] Bunun en önemli örneklerinden biri Carpenter’a göre “romantizm dokunuşu”na sahip olan Edward Anthony Beck (daha sonra Trinity Hall’un üstadı olan) ile olan yakın dostluğudur. Beck sonunda dostluklarını sona erdirdi bu da Carpenter’da duygusal büyük çöküntüye neden oldu. 1868’de Carpenter Matematik bölümünden 10. olarak mezun oldu. Üniversiteden sonra derin inancından ziyade bir toplantı olarak gördüğü İngiltere Kilisesi’ne papaz olarak katıldı. 1871’de Edward, kraliyet prensleri George Frederick (Kral 5. George) ve abisi Clarance dükü Pert Albert Victor’a öğretmenlik yapmaya davet edildi. Ama reddetti. Bunun yerine teklif, Edward’ın hayat boyunca arkadaşı olan ve aynı zamanda Cambridge öğrencisi olan John Neale Dalton’a gitti. Carpenter öğretmenken Dalton’u ziyaret etmeye devam etti. Kendilerine prensler tarafından fotoğraflar sunuldu. Sonraki yıllarda kilise ve üniversite hayatıyla ilgili gittikçe artan bir memnuniyetsizlik hissetti ve Viktorya Toplumunun ikiyüzlülük olarak gördüğü şeylerden bıktı. Daha sonra Walt Whitman’ın eserinin kendisinde derin bir değişim yarattığına dikkat çekerek şiir okumada büyük bir rahatlama buldu.[6][7] İngiltere'nin kuzeyine taşınmasıCarpenter 1874’te kiliseyi bıraktı ve astronomi, güneşe tapınma, antik Yunan kadınlarının hayatları ve müzikleri alanında öğretim görevlisi oldu. İngiltere’nin mahrum bölgelerine yüksek öğrenim tanıtmak isteyen akademisyenler tarafından kurulan Üniversite Geliştirme Hareketi’nin bir parçası olup Leeds’e taşındı. Orada işçi sınıfı için ders vermeyi umuyordu fakat dersine çok az ilgi gösteren orta sınıf insanların katıldığını fark etti. Hayal kırıklığına uğramış bir şekilde Chesterfield’e taşındı fakat bu şehri de çok sıkıcı buldu, 1 yıl sonra kendi asıl yerini Sheffield yakınlarında buldu. Sonunda burada beden işçileriyle temas kurdu ve şiir yazmaya başladı. Burada çalışan erkekler için cinsel tanım tercihleri vardı “pis, yağlı itfaiyeci” ya da “ belindeki kayış ile kalın butlu, sıcak etli bir duvar ustası”. [8] Sheffield’de Carpenter giderek radikal oldu. Engels’ın, Henry Hyndman’ın bir öğrencisi tarafından etkilenerek, 1883 yılında Sosyal Demokrat Federasyonu’na (SDF) katıldı ve şehirde şube kurmak için çalıştı. Ama grup bunun yerine bağımsız kalmayı tercih etti ve Sheffield Sosyalist Topluluğu oldu. Bu sürede şehirde işçilerin kötü yaşam koşullarını da vurgulama dahil olmak üzere bir dizi proje üzerinde çalıştı. 1889 Mayıs ayında Carpenter, Sheffield Bağımsız’da bir eser yayınladı. Sheffield’i medeni dünyanın alay konusu olarak adlandırdı ve Sheffield’in dışına yükselen dumandan dev kalın bulutu, Kıyamet Günü çıkan dumana benzetip bu dumanın binlerce hayatın feda edileceği bir sunak olduğunu söyledi. 100,000 yetişkin ve çocuğun güneş ışığı ve temiz hava bulabilmek için mücadele etiğini, sefil hayatlar sürdürdüklerini, nefes alamadıklarını ve bununla ilgili birçok hastalıktan öldüklerini söyledi. 1884’te, William Morris’le Sosyalist Birliğine katılmak için SDF’yi bıraktı. 1882’de babası Charles Carpenter öldüğünde oğluna hayli bir servet bıraktı. Bu Carpenter’ın öğretmenliği bırakıp Barlow, Derbyshire’in yakınlarındaki Milthorpe’da bahçe ürünlerini satarak daha rahat bir hayata başlamasına sebep oldu.[9] George Merrill ile yaşamı1891’de Hindistan’dan dönen, kendisinden 22 yaş küçük, aynı zamandan Sheffield’den olan George Merrill ile tanıştı. Bu iki erkek bir ilişki kurdu. 1898 yılına kadar birlikte yaşadılar. Merrill gecekonduda büyümüştü ve hiçbir resmi eğitim almamıştı. İlişkileri daha da ilerledi ve hayatlarının sonuna kadar birlikte oldular. Oscar Wilde’ın 1895’teki denemesiyle yaratılan homoseksüellik hakkındaki hisleri sayesinde bu gerçek daha olağanüstü bir hale geldi. Carpenter Orta Sınıf Seks adlı eserinde şöyle belirtti:
Carpenter’ın arkadaşlarının içinde eğitimci, yazar, doğa bilimci ve İnsanlık Birliğinin kurucusu Henry S. Salt ve karısı Catherine; eleştirmen, deneme yazarı ve seksolog Havelock Ellis ve karısı Edith; aktör ve yapımcı Ben Iden Payne; işçi savunucuları Bruce ve Katherine Glassier da var. 1912’de Millthorpe’da onları ziyaret eden E.M. Foster da aynı zamanda çiftin yakın arkadaşıydı ve onları Maurice adında gay temalı bir roman yazmaya teşvik etti. Foster günlüğünde Merrill için şöyle bahsediyor:“ Kalçamın tam yukarısına yavaşça dokundu. Biliyorum böyle birçok kişininkine dokunmuştu. Uzun, temiz dişleriyle yaptığı pozisyonu hatırladığım gibi onu da hatırlıyorum, çok ilginç hissettirdi. Üzerimde çok derin bir etki bıraktı ve yaratıcı noktama dokundu.” Carpenter ve Merrill arasındaki ilişki Foster’ın romanındaki Maurice Hall ve Alec Scudder arasındaki ilişki için bir şablon oldu. Onlardan hareketle yazdı. Carpenter aynı zamanda D.H. Lawrence için de önemli bir tesir oldu. Lawrence’ın “Lady Chatterley’in Aşkı” heteroseksüelleşmiş Maurice olarak görülebilir.[11] Daha sonraki yaşamı1902’de nazım ve nesir antolojisi olan, “Ioläus: Bir Arkadaşlık Antolojisi”ni yayınladı. Kitap 1906 yılında William Swan Sonneschein tarafından tekrar yayınlandı.[12] 1915’te, “Ulusların İyileşmesi ve Çatışmaların Gizli Kaynakları” adlı kitabını yayınladı. Burada batılı toplumda savaşın kaynağının ve hoşnutsuzluğun sınıf tekelciliği ve sosyal eşitsizlik olduğunu savundu. Carpenter Mesih Efsanesi Teorisinin bir savunucusuydu. “Hristiyan ve Pagan İnancı” adlı kitabını 1922’de yazdı. I. Dünya Savaşı'ndan sonra, George Merrill ile Guildford, Surrey’e taşındı. 1928’ Ocakta Merrill aniden öldü. Mayıs 1928’de Carpenter felç geçirdi. 28 Haziran 1929’da 84 yaşında ölmeden önce 13 ay daha yaşadı. Guildford, Surrey’deki Mount Cemetery’de Merrill’in yanına gömüldü. I. Dünya Savaşı'ndan sonra, George Merrill ile Guildford'a yerleşti.[13] In January 1928, Merrill died suddenly. EtkileriAnsel Adams, Carpenter’ın yazılarının hayranıydı. Özellikle “Demokrasiye Doğru”dan etkilendi. Leslie Paul Carpenter’ın fikirlerinden etkilendi, hatta Carpenter’ın fikirlerini kurduğu izcilik grubuna, Ormancılık Ahalisi’ne geçirdi. Carpenter ayrıca “Sandallardaki Aziz”, “Soylu Vahşi” ve son zamanlarda da “İngiliz Solundaki Gey Baba” olarak bilinir.[14] Eserleri
Notlar
Kaynakça
Konuyla ilgili yayınlar
Dış bağlantılarWikimedia Commons'ta Edward Carpenter ile ilgili çoklu ortam belgeleri bulunurVikisöz’den Edward Carpenter ile ilgili alıntılar var.
|